Herb (Kmovie)
1 sayfadaki 1 sayfası
Herb (Kmovie)
At first look, Sang Eun is a beautiful and healthy 20-year-old woman, but in reality she has the intelligence of a seven-year-old child. Lovingly cared for by her mother, the simple and sweet Sang Eun sees the world in fairy tale colours. One day, a Prince Charming comes into her life in the form of policeman Jeong Bom.Through budding romance and unexpected tragedy, Sang Eun learns to face the world on her own two feet.
Cast
Gang Hye Jung - Sang Eun
Bae Jong Ok - Eun's mother
Jung Kyung Ho - Jeong Bom
Farklı bir çiçek türü..
Herb’ü izleyeli baya bir zaman geçmiştir sanırım, ama bugün nette dolaşırken afişini görünce dayanamadım biraz bahsedeyim dedim..Ama bu arada da gözümü resimden bir türlü alamıyorum; hakkında konuşmaya gerek bile duymadan şu resme bakmak, ne tatlı bir şey izleyeceğinizi çoktan söylüyor aslında..
Buradaki esas kızımız –dünya tatlısı de diyebiliriz- 20 yaşında; dışarıdan bakıldığında oldukça sağlıklı, akıllı ve de çok güzel bir genç kız iken; aslında yakından tanıyanların anlayabileceği şekilde bir çocuğun zihnine sahip.20 yaşında ama zihin yaşı 7 de kalmış, bütün arkadaşları o yaşlardaki kız çocukları; dünyayı peri masallarında ki gibi gören, kendi çocukluğuyla mutlu mesut yaşayan bir karakter..Onu çok seven ve her zaman kollayan bir anneye sahip, iyi arkadaşları var ve filmimizde işte tam da kızımızın yirminci yaş gününü kutlarken başlıyor..
Kızımıza göre hayat peri masalları gibi demiştik ya; bu masalın içinde prensesin mutlaka bir de prensi olmalı.Genç bir polis memuru bir gün kızımızı görür, -tabi ona dışardan baktığında “normal bir kız” olarak değerlendirir- ve bizim kıza usul usul yaklaşarak ondan randevu ister..Birlikte vakit geçirmeye başladıklarında, başta kızımızın bu çocuksu davranışlarını masum bir şekilde yorumlarken; bir süre sonra gerçeği öğrenmesi de kaçınılmaz olacaktır..Buradan sonrasını artık anlatmıyorum; sadece peri masallarının gerçekliğe kavuşması diyen açık uçlu bir yorum bıraksam, bu da çok acımasız olur ama elimden başka da bir şey gelmiyor..
Yüzünüzde gülücüklerle izleyebileceğiniz bir film; kelimenin tam anlamını veren “masum” bir film..Entrika yok, oyunlar yok, kandırmaca yok; sadece sıradan görünen duyguların çok gerçekçi bir şekilde yansıtılması ve izleyeni duygu seline sürüklemesi var..Belki de hep çocuk kalmalıydık dedirtiyor; hani derler ya “büyüdük, masumiyeti öldürdük” diye, ona gönderme yapan bir film de olabilir..Belki de içinde büyük manalar aranmaması gerek, ben fazla zorluyorum.Ama yine de çok sıcak bir film olduğunu kesinlikle iddia edebilirim..
Buradaki esas kızımız –dünya tatlısı de diyebiliriz- 20 yaşında; dışarıdan bakıldığında oldukça sağlıklı, akıllı ve de çok güzel bir genç kız iken; aslında yakından tanıyanların anlayabileceği şekilde bir çocuğun zihnine sahip.20 yaşında ama zihin yaşı 7 de kalmış, bütün arkadaşları o yaşlardaki kız çocukları; dünyayı peri masallarında ki gibi gören, kendi çocukluğuyla mutlu mesut yaşayan bir karakter..Onu çok seven ve her zaman kollayan bir anneye sahip, iyi arkadaşları var ve filmimizde işte tam da kızımızın yirminci yaş gününü kutlarken başlıyor..
Kızımıza göre hayat peri masalları gibi demiştik ya; bu masalın içinde prensesin mutlaka bir de prensi olmalı.Genç bir polis memuru bir gün kızımızı görür, -tabi ona dışardan baktığında “normal bir kız” olarak değerlendirir- ve bizim kıza usul usul yaklaşarak ondan randevu ister..Birlikte vakit geçirmeye başladıklarında, başta kızımızın bu çocuksu davranışlarını masum bir şekilde yorumlarken; bir süre sonra gerçeği öğrenmesi de kaçınılmaz olacaktır..Buradan sonrasını artık anlatmıyorum; sadece peri masallarının gerçekliğe kavuşması diyen açık uçlu bir yorum bıraksam, bu da çok acımasız olur ama elimden başka da bir şey gelmiyor..
Yüzünüzde gülücüklerle izleyebileceğiniz bir film; kelimenin tam anlamını veren “masum” bir film..Entrika yok, oyunlar yok, kandırmaca yok; sadece sıradan görünen duyguların çok gerçekçi bir şekilde yansıtılması ve izleyeni duygu seline sürüklemesi var..Belki de hep çocuk kalmalıydık dedirtiyor; hani derler ya “büyüdük, masumiyeti öldürdük” diye, ona gönderme yapan bir film de olabilir..Belki de içinde büyük manalar aranmaması gerek, ben fazla zorluyorum.Ama yine de çok sıcak bir film olduğunu kesinlikle iddia edebilirim..
Similar topics
» Oh My God (Kmovie)
» … ing (Kmovie)
» Big Bang (Kmovie)
» My Father (Kmovie)
» Going by the Book (Kmovie)
» … ing (Kmovie)
» Big Bang (Kmovie)
» My Father (Kmovie)
» Going by the Book (Kmovie)
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz