The Game (Kmovie)

Though a penniless street artist with no straight visions in life, Hee Do (Shin Ha Kyun) is quite happy having his girlfriend Eun Ah at his side. One day, he receives an anonymous phone call followed by a visit from a wealthy middle aged woman Hye Rin (Lee Hye Young, No Blood No Tears). Soon, Hee Do is whisked into a big mansion where he meets an old financial tycoon Kang Noh Sik (Byun Hee Bong) who challenges him to a devious little game. The catch is if Hee Do loses the game, he must trade his youth to the old man in exchange for 3 billion won. Not only does Hee Do lose the bet in a flash, but also squanders everything he once had including his youthful body. Now, in a tight battle of wits, Hee Do must find a way to get his own life and body back before Noh Sik erases all traces of the past.

(source: Avistaz)

Cast
Shin Ha-Gyun
Byeon Hee-Bong
Lee Hye-Young
Son Hyeon-Ju

Bu filmi nasıl anlatsam bilemiyorum, ciddi ciddi tıkanmış vaziyetteyim.Bu filmde beni çeken ilk şey afişi oldu; bakınca bile insanı içine çeken, merak uyandıran bir yapısı var gerçekten.Sonra konusunu okunca daha fazla meraklandım ve en son bugün oturdum ve izledim.Ama şu an kafam o kadar karışık ki; gerçekte ne oldu hiçbir şey anlamış değilim.İnsanı tepetaklak eden filmlerden bir tanesi işte..

Konusunu anlattığımda siz de meraklanabilirsiniz benim gibi, zira pek de öyle sık işlenen bir konu değil.Zengin ama yaşlı karakterimiz, ömrünün son günlerini yaşamaktadır.Kendisi bütün hayatı boyunca arkadaşı ile bahsi oynamış, hatta bir nevi hayatını bahislerin üzerine kurmuş bir adam..Diğer adamımız ise, genç bir ressam; sokakta insanların resimlerini yaparak para kazanan, çok tatlı bir sevgilisi olan, kendi halinde yaşayıp giden bir karakter..Bu ikisinin yolları bir gün genç olana bir telefon gelmesiyle kesişir..

Arayan yaşlı adamdır ve arkadaşı bile bir bahse tutuştuğunu ve onu bu yüzden aradığını söyler.Genç olan yaşlının evine gittiğinde, yaşlı ona da bir bahis teklifinde bulunur.Numaraları tesadüfen söylemek şartıyla birini arayacaklar; açan kişi kadın olursa genç, erkek olursa yaşlı adam kazanacak bahsi.Bahsin karşılığında ise; genç yüklü bir miktar para; yaşlı ise kazandığı takdirde gencin bedenini alacaktır.- Şimdi beden değiştirme işi nasıl oluyor anlatmak istemiyorum ama filmde mistik bir şey izlemiyorsunuz ona söylesem yeterli olur-

Ve bahse tutuştuklarında telefon çalar, çalar ve çalar; açan kişi başta kadın sesi verse aslında bir transseksüel olduğu çıkar.Ve ne yazık ki genç olan kaybeder ve bedenini yaşlı adama vermek zorunda kalır.Aradan geçen günlerden sonra, uyandığında kendini o yaşlı bedenin içinde bulur..Filmin ilerleyen kısımları, tahmin edileceği gibi bundan sonra bedenini kaybeden gencin onu geri alma çabalarını anlatır.Genç bedeni yok ve yaşlı bir beden içinde ölmeyi beklerken bulur kendini; bu arada tabi kimse de ona inanmaz..

Sevgilisinin evinin önünde gizlice beklerken gelen araban, sevgilisinin yanında bedenini alan diğer adamı gördüğünde tamamen bir umutsuzluk içinde bulur kendini..Filmin bundan sonra; acaba işler düzelecek mi yoksa kötü bir sonla filmi kapatacak mıyız soruları ile ayakta tutuyor izleyeni.Sonu hakkında konuşmak istemiyorum, zira izleyenlerin yorumlarına baktığımda çoğunluk da benimle aynı fikirde; “kafa karışıklığı..” Yine de hayatımda izlediğin en enteresan filmlerden biri olduğunu söylemeliyim.