Ayazda Bir Çiçek / A Frozen Flower (2008)

Adı : Ssang-hwa-jeom / A Frozen Flower

Yılı : 2008

Tür : Tarih / dram

Yönetmen : Yoo Ha

Oyuncular : Jo In-Seong, Joo Jin-mo, Song Ji-hyo, Shim Ji-ho





DİKKAT : BU FİLM +18 (Hatta +21) DERECELENDİRMESİNDE BİR FİLMDİR.



Konu : Goryeo döneminin son demlerinde Yuan Hanedanı tarafından politik olarak çıkarlarına göre kullanılan Goryeo Hanedanının hırslı kralı Kunryongwe'yi örgütler. Kunryongwe'nin komutanı Hong Lim Goryeo kralını çok etkileyince Kraliçenin, Hong Lim ve kral arasındaki aşk ilişkisini isteksizce gözetlemekten başka çaresi yoktur. Bu sırada, Goryeo ve Yuan arasındaki ikili ilişkiler gittikçe kötüleşmektedir, çünkü Yuan, kralın oğlu olmadığı sebebini bahane ederek kralın kuzenini Goryeo Veliaht prensi olarak ilan etmek ister. Kral bunu kesinkes reddedince Yuan'a bağlı olan Goryeo'nun yüksek mevkilerdeki yetkili kişileri kralla anlaşmazlığa düşer. Bir gün, Kral, Hong Lim'e gizli ama reddedilemez bir emir verir: Goryeo'nun bağımsızlığını Yuan'dan korumak ve Goryeo tahtının varisi olacak bir oğula sahip olmak için Kraliçe ile yatması emrini...



Filmi aşağıdaki linkte türkçe alt yazılı olarak seyredebilirsiniz.


http://www.indirmedenfilmizle.org/2009/05/ayazda-bir-cicek-ssang-hwa-jeom-frozen.html












+18 filme +18 yorum ona göre okuyun efem...



SPOİLER İÇERİR!



Geçen buluşmamızda bu filmin adı geçince merak ettim ve izledim. Benim gibi saray entrikalarını, aşk üçgenlerini sevenler için güzel bir konusu var zira. Neyse efem, filmin başında verilen sahneler kral ve onun gözünde giderek daha fazla değer kazanan ufaklık arasındaki bağın önemini vurgulamak için çok önemli sahnelerdi. Bu adam kralın arada sırada yatağını ısıtan biri değil, adam onun kendini bildi bileli sevdiği kişi. Bir kral olmanın ne demek olduğunu bildiği halde hayatını onun yanına koyacak kadar önem verdiği biri. Saldırı sahnelerinde adeta birbirlerini kurtarabilmek için çırpınışlarını görülmeye değerdi.

Kral ve şefi günlerini öyle büyük bir uyum ve bütünlük içinde geçiriyorlar ki buna sarah ahalisi bile alışmış. Kraliçe ikisi arasındaki ilişkiyi bilen ve kabullenmekten başka çaresi olmayan, kıskanç bakışlarla izlemenin ötesine gidemeyen biri. Bu nokta bir şeyi çok iyi anlamak lazım, eğer bir " aşk " olsa idi Kraliçe ve Şef arasında bu çok daha önceden filizlenirdi. Ama ne zaman kral bunları emriyle bir yatağa soktu, daha önce hiç karşı cinsten biriyle birlikte olmamış bir erkek ve hiç kimseyle birlikte olmamış, ilgiye, sevilmeye adeta aç bir kadın arasında bir " çekim " oluştu. Aşk değil.





Cinsel birleşmenin verdiği hazla aşkı birbirine karıştırdıklarını, kendilerini büyük bir kandırmacanın içinde buldukları düşüncesindeyim. Zira ne zaman yan yana gelseler hadi sevişelim moduna giriyorlardı. Bu mudur aşk? Sessizce çalınan bir kaç notayı paylaşmak mıdır? Konuşmadan birbirinin gözlerinin içine bakarak anlaşmak mıdır? Bunun ayrımına varıldığında bence film daha zevkli bir seyire dönüşüyor. Çünkü burada şehvete kapılmış, gerçekleri göremeyen bir aşık ile ne kadar çabalarsa çabalasın yaralanarak, göstermeye çalıştığı gerçeği bir türlü gösteremeyen bir aşık var.

Bu yüzdendir ki Kral bunları yakaladığında ikisi arasındaki tek bağı, erkeklik organını keserek ikisini ayırıyor. Çünkü eğer ortada bir " aşk " olsa idi eminim ki " ülkesini " vermeyi teklif ettiği bu adamın mutluluğu için elinden gelen herşeyi yapardı kral. Bu yüzden özellikle son sahnenin önemini vurgulamak gerek. Kadının öldüğünü düşünen şef intikam naraları ile geldiğinde kral pek çok kez olduğu gibi onu kendine getirmeye çalışıyor. Nefes kesici son dövüş esnasında flashback sahneleriyle ikisi için önemli anları hatırlıyoruz, aralarındaki bağa dokunuyoruz. Kral " sevilmediğini " öğrendiğinde yüzündeki ifade ne acıdır. Hatırladıkça üzülüyorum.





Ama şef bunu sırf intikam almak, onu üzmek için söyledi bu da çok açık. Özellikle de kral ölüp, o can çekişirken kraliçe gelince tüm gerçek ortaya çıktığında bunu şefin yüzünden anlıyoruz. Çünkü o an kraliçenin ona gelmeye çabalaması falan onun için önemli değil onun fark ettiği gerçek kraliçe yaşıyor. Kral sırf onu kızdırıp kendine çekmek, bile bile ölümü davet etmek için kraliçenin öldüğü izlenimini yaratmak istemiş. Onun ellerinde ölmek için... Şef bunu anladığı zaman başını kadından erkeğe, kralına çeviriyor. Ama artık konuşmak için çok geç. Gözyaşı eşliğinde hayatını kaybediyor. Ve bu göz yaşı kraliçe için değil kralı için.

Gelelim sevişme sahnelerine... Gerçekten abartıldığını düşünüyorum. Mesela kral ve şef arasındaki ilişkinin boyutunu öğrenebilmemiz için o sahne gerekliydi. Kraliçe ve şef arasındaki sahnelerdeki abartının da nedeni aralarındaki ilişkinin aşktan çok şehvetle yönetildiğini vurgulamaktı bence. Çok da rahatsız olmadım izlerken. Hatta bana çok komik geldi. Neden derseniz her ne kadar " çıplaklık " vardı ise de seks adına sahneler komikti. Yani adamla kadın arasında resmen bir karış mesafe varken ne seksi yafz?

Adam kadınla tam anlamıyla temas etmiyordu. Tabii adamın dünya rekortmeni bir çükü varsa ve o kadar uzaklıktan da kadını becerebiliyorsa bize de bravo demek düşer Biz neler gördük, hapishane duvarını aşıp karşı tarafı hamile bırakanlar falan şaşırmayız yani


10/8 Neden? Kraliçeyi Goong serisinden beri sevmediğim için bir puanı kırıyorum. Diğer bir puan da kral ve şef arasındaki aşkı anlamayı zorlaştıran seks sahneleri yüzünden. izleyicilerin de bazıları bu sahneler sayesinde şef ve kraliçenin tuzağına düşün seksi aşk zannetmişler.