Short Time (Kmovie)

An officer in the violent crimes division, Dae-ro is a hero in his daughter Hyun-ji's eyes, but in fact he's a corrupt cop, interested only in bribe money and pretty women. He is totally selfish and takes great pains to keep himself out of harm's way, avoiding the danger inherent in his job. One day, while in pursuit of a suspect, Dae-ro faints and is taken to the hospital. There he is told that he has a brain tumor and has about three months to live at most. To provide for his daughter's financial security, Dae-ro plots his own death that will appear accidental so that she will collect a sizable insurance premium.

Cast
Lee Beom-su - Lee Dae-roh
Byeon Ju-yeon - Lee Hyun-ji
Choi Seong-guk - Detective Cha Jin-chul
ChuJa-Hyeon
Kang Seong-Yeon - Kim Young-sook
Oh Ji-hye
Son Hyeon-ju - Detective Kang Jong-tae
Yu Hae-jin
Jo Min-gi

Director
Lee Yeong-eun

Yine eğlenceli bir film keşfetmiş bulunuyorum; gerçi bu film için yapılan güzel yorumlar saolsun, onların yönlendirmeleri ile oturdum izledim.Filmde polis bir baba ve onun kızını anlatıyorlar.Anne ortada yok, kızı küçükken babaya bırakmış ve sırra kadem basmış.Babaya da polis dediysek öyle sorumluluk bilinci yerinde, işimi doğru düzgün yapayım derdinde bir insan değil.Polisin en sorumsuz halinin vücut bulmuş hali gibi resmen..

Rüşvet alıyor bir güzel, sonra onu çatır çatur bir güzel yiyor.Suçlu peşinde koşmak gibi bir gayesi yok, tam adamı trafikte kovalarken kırmızı yandı diye durup “bugün yakalayamayız artık yarına bakarız” demesini biliyor.Ortağı dayak yerken onu kurtarmaya gideceğine sireni takıyor arabanın üstüne ve son sürat kız arkadaşının evinde alıyor soluğu..Ama bu kadar “görev bilinciyle” dolu olmasına rağmen, kızına hiç kıyamıyor.Filmin başından sonuna kadar hissettiğiniz en belirgin duygu bu baba-kız arasındaki sevgi oluyor.Zaten bu rol için o kadar güzel bir kız seçmişler ki, siz bile o sahneleri izlemeye kıyamayacaksınız..

Bu polisimiz, bir görev esnasında düşüp kalınca hastaneye kaldırılıyor ve orada yapılan testlerin sonucunda beyninde bir tümör olduğunu ve en çok 3 aylık ömrü kaldığını öğreniyor.Başta inanmak istemese de, çaresiz bir şekilde kabulleniyor ve artık ölmeden önce kızını sağlama alma yollarını düşünüyor.Önce gidip kendini sigortalatıyor ve eğer bu süre zarfı içinde hastalıktan değil de görev sırasında ölürse, yüklü bir miktar para kızına kalacak.Sırada görev esnasında ölümünü ayarlamak var..

Zaten ha bugün ölmüşüm ha 3 ay sonra fark etmez diyerek, başlıyor bu kafasında yazdığı planı uygulamaya.Ama şans bu ya, her görevde ölmek için bir şeyler yapıyor ama sonunda suçluları yakalayan bir kahraman olarak manşetlere çıkıyor.Bir türlü ölemediği gibi bu sorumsuz polis, artık şehrin en sevilen “kahraman” polisi oluyor.Bu arada, kızının annesini buluyor, ama ona da bir türlü hasta olduğunu söyleyemeden onu yine kaybediyor..film boyunca gülüyorsunuz devamlı, onun o komik hallerine bakarak trajikomik dedikleri olaylara şahit oluyorsunuz..

Tabi işin içinde ölümcül bir hastalık ve bir de babasını çok seven küçük bir kız olunca drama tutulmadan kendinizi kurtarmanız biraz zor oluyor.Allah’tan dolu şeklinde verilmiyor dram; hafif sağanak yağışla atlatıyorsunuz o üzüntülü sahneleri.Geriye, çok güzel ve bir o kadar da sıcak bir film izleyerek kalkıyorsunuz ekranın başından..Aksiyon, eğlence ve hafif dram arayanlar için muhteşem bir film.