Popcorn
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş

Aşağa gitmek

Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş Empty Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş

Mesaj tarafından Admin Paz Haz. 14, 2009 7:01 pm

Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş 3530433477258782ac6a


Türü : Aksiyon

Ülke : ABD / Almanya / İngiltere

Yönetmeni : McG

Oyuncular : Christian Bale - Anton Yelchin - Sam Worthington - Moon Bloodgood

Senaryo : John D. Brancato, Michael Ferris

Müzik : Danny Elfman

Görüntü Yönetmeni : Shane Hurlbut


WEB SİTESİ


İMDB


Eski "Terminatör" üçlemesini bitiren nükleer saldırının ardından tam 14 yıl geçmiştir. O tarihte, yapay bir zeka olan Skynet bilinç kazanmış ve bir andan yaratıcılarına başkaldırmıştır. Terminatör ordusuna liderlik etmekte ve dünya üzerindeki uygarlığı yıkmaktadır. Ordu dünya üzerinde kol gezmekte, terk edilmiş şehirlerde ve çöllerde saklanan insanları bulup öldürmekte ya da esir almaktadır.

Hayatta kalan insanlardan oluşan küçük grupların organize olarak kurduğu Direniş hareketi, yeraltı sığınaklarında saklanmakta ve fırsat buldukça kendilerinden sayıca çok üstün düşman kuvvetlerine zarar vermeye çalışmaktadır.

Mahşer Günü'nün yaklaştığını gören tek bir kişi vardır: Kaderi, insanlığın kaderi ile bağlantılı olan John Conner. Dünya, Connor'ın yıllardır geleceğini haykırdığı günlerin eşiğine gelmişken gelişen bir olay, insanlığın Terminatörlere karşı verdikleri savaşı kazanacaklarına dair duydukları umudu biraz daha köreltir: Yeni dünyada uyanmadan önce, geçmişle ilgili olarak son hatırladığı şey idam sırasını beklemek olan Marcus Wright'ın ortaya çıkışı.

Connor, bu mücadelede Marcus'un güvenilir biri olup olmadığına karar vermek durumundadır. Bu arada, Skynet'in bitmek bilmeyen saldırıları devam etmektedir. Connor ve Marcus, Direniş Hareketi'ni tamamen bitirmek için yeni stratejiler geliştiren Skynet'e karşı koyabilmek için ortak bir paydada anlaşmak zorundadırlar.

Filmin senaristlerinden Michael Ferris, filmle ilgili olarak "İnsanlar ve makineler arasında uzun zamandır öngörülen savaştan söz etmek istedik; bu da bize serinin genel tonunu değiştirme fırsatı verdi. Önceki filmler tanıdık günümüz dünyasında geçiyordu; bu filmse karanlık, kıyamet sonrası gelecekte geçen bir savaş filmi." şeklinde konuşuyor.
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 405
Yaş : 44
Kayıt tarihi : 21/10/08

https://popcorn.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş Empty Geri: Terminator: Salvation - Terminator: Kurtuluş

Mesaj tarafından Admin Paz Haz. 14, 2009 7:02 pm

Dikkat bu bir John Connor filmi değildir!...


SPOİLEERRR



Şimdi böyle bir girişten sonra ne filmi ki diye sorarsanız size en az on değişik cevap verebilirim. Bu bir Kyle Reese filmi veya bu bir Marcus Wright filmi gibisinden. Ama kesinlikle bu film bir John Connor filmi değil. Şöyle düşününce İlk serideki ilk film de aslında bir John Connor filmi değildi gerçekten de Kyle Reese filmiydi. Belki bu kez de seriye bu şekilde başlamak istemişlerdir diyerek iyimserliğimizi korumaya çalışıyoruz ama ne fayda film ilerledikçe gittikçe batmaya başlıyor.

Filmin en zayıf yani maalesef senaryosu. Öyle kötü ki... Sonda Skynet büyük bombayı patlatıp! Marcus'a Connor için tuzak olduğunu açıklıyor. Da... Hani tuzak? Tuzak dediğin sadece Connor'u binanın içine tıkmak mı? Hayır gelecekte ümmüğüne ot tıkayacağını biliyorsun da bu yüzden mi bi tanecik T800 le halletmeye çalışıyorsun adamı? Girebileceği kapılara ne bir bubi tuzağı kurmak var ne aşşadaki bilmem kaç bin terminatörü çalıştırmak var. Bir tanesi yetecek sanki, ne zaman yetmiş ki bu büyük tuzağınızda yetsin?

Terminatör de pek yumuşak kalpli, Connor'un gırtlağını yakaladığında parçalamak yerine bir o yana bir bu yana atıp show yapıyor. Makinesin ulan sen sık gırtlağını bitir işi ne diye ağdalıyorsun olayı? Marcus'a gelince bakıp zayıf noktası kalbi belirlemesini yapıyorsun da iş Connor'a gelince mi aklın sıfırlanıyor? Zaten biz o saldırıda Connor'un ölmeyeceğini biliyorduk o kadar zıbıldatmaya ne gerek vardı? Razz Zaten iki kere tespit ettiğin birinci dereceden yok edilmesi gereken karakter olan Kyle Reese'i turşu etmedikten sonra John için umutlanmamız gerektiğini anlamıştım.

Ayrıca klişeden de geçilmiyordu yani. Bir silah atışı lav, ikinci silah atışı bu kez dondurucu gaz. Allahtan üçüncü kez ateşleyip taşlaşmış terminatörü parçalamak gibi bir gaflete düşmediler. Razz Hatunu kötü adamlardan kurtarmak, parmağın son anda havada kalakalması, helikopterden okyanusa atlayıp denizaltıya girmek - oha yaa - " Kabimi alın feda olsun size! " Razz Razz oy oyy magmalardan magma beğen. Razz * ha bir de organın uyacağından nasıl da eminler ama di mi *

Skynet merkez üssüne gelince allam allam neresini yazsam ki? Böyle ışıltılı parlak mekan falan, hani gelecekte geçiyor ya... Sehpası bile eksik değil. Belki makineler de oturup keyif yapıyordur? Çok merak ediyorum yaratırken çok mu kastılar bu mekanı? Bu kadar hayal gücü yoksunu bir mekan olamazdı çünkü. Sonda direniş örgütü helikopterle saldırıyor o uçan saldırı güçlerinden bir tanesi ortalıkta görünmüyor. Hiç mi savunma sistemin yok senin?

John Connor'a gelince pek bi kahramanlığını görmedik açıkçası. Zaten ilk serinin son filminde kahramanlığı yüklenen genç bir adamdı şimdi komutan bile olmayan ama her nedense pek bi tanınan bir lider konumunda. Keşke adamın bir iki saldırısını, liderliğini, annesinin öğrettiği bazı ufak ip uçlarıyla insanların hayatlarını kurtarışını falan görseydik. Yani ne bileyim sırf şansı sayesinde koskoca patlamadan sağ kurtuldu diye, radyo yayınları yapmayı akıl etti diye adamı kahraman bellemek bana ters geliyor.

Filmi sırtlayan iki karakter var. Birincisi ilk serideki Kyle Reese'in yumuşak bakışlarını şefkatli ses tonuyla üstlenmiş olan Anton Yelchin. Kendisini Star Trek'te de oldukça beğenmiştim ve o kadar yıldız arasından sıyrılmasını bilecek kadar dikkat çekiciydi. Ama şimdi bu filmden sonra dikkatle takip edilesi aktörler arasına girdi benim için. İş var bu çocukta.

İkinci karakter de elbette Marcus Wright rolündeki Sam Worthington. Hani neredeyse Bale'den bile karizmatikti hatta bariz rol çalıyordu bazı sahnelerde. Minimalist yüzü, güçlü görünen vücudu, gerektiğinde bir kahraman gerektiğinde acı dolu bir adama dönüşen oyunculuğuyla cidden çok beğendim. Şimdiden Avatar filmini merakla bekliyorum.

Christian Bale'e gelince güzel abim madem kendini role vermeyecektin ne diye ısrarla Connor rolünü istedin. Kirli sakal bırakıp fısıltıyla konuşunca adam olunmuyor maalesef. Böyle silinir gidersin işte. Bi kendini beğenmişlik akıyordu üzerinden resmen. ;D

Ayrıca güçlü bir kadın karakter eksiği vardı. Ne ilk serideki Sarah Connor ne de dizideki Sarah gibi şöyle sert ve güçlü bir kadın karakter fena olmazdı. Blair Williams karakteriyle bu açığı kapatmaya çalışmışlar ama yeterince iyi olmamıştı. Brys Dallas öylesine bir karakterdi resmen. Olsa da olmasa da aramazdım yani. Bir de aklıma takılan o veteriner değil miydi yafz? Kalbi takmaya gelinde hemen zıpladı.

Çakma da olsa Arnold abimizi de şöyle birkaç dakika görmek güzeldi. Efekte biraz zaman ayırsalardı bu güzel an ddaha da güzel olabilirdi. Resmen sanki mumdan yapılmış gibi görünüyordu. Bu yüzden olsa gerek hemen deriyi soydular Razz



10 / 7 Neden? Terminatör filmlerini salt aksiyon filmlerinden sayanların cidden zevk alabilecekleri bir film. Ama bizim gibi bu seriyle büyümüş bazı sinemaseverlerin bu filmden tad almasını pek olası görmüyorum. Sanki yönetmen bu " evreni " anlayamamış. Biz ise... Malesef daha fazlasını bekliyorduk. Aradan geçen yıllar filmlerden kötü efektleri alıp yerine cilalanmışları koyduğunda duygu yoğunluğu götürmesin isterdik. Çünkü Terminatör serisini " iyi " yapan bu.
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 405
Yaş : 44
Kayıt tarihi : 21/10/08

https://popcorn.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz