The Pianist
1 sayfadaki 1 sayfası
The Pianist
Tür : Dram / Müzik
Gösterim Tarihi : 28 Şubat 2003
Yönetmen : Roman Polanski
Senaryo : Ronald Harwood , Wladyslaw Szpilman (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Pawel Edelman
Müzik : Wojciech Kilar
Yapım : 2002, Fransa / Almanya / Polonya , 148 dk.
Oyuncular
Adrien Brody (Wladyslaw Szpilman) , Thomas Kretschmann (Yüzbaşı Wilm Hosenfeld) , Frank Finlay (Baba) , Maureen Lipman (Anne) , Emilia Fox (Dorota) , Ed Stoppard (Henryk) , Julia Rayner (Regina)
Wladyslaw Szpilman, Polonyalı başarılı bir piyanisttir. İkinci Dünya Savaşı'nda Almanların Polonya'yı işgal etmesiyle hayatı kâbusa döner. Musevi olduğu halde şans eseri toplama kamplarına gitmekten kurtulur ve Varşova'nın gettolarında yaşamaya başlar.
Acı ve sefalet dolu yaşamı, bir gün bir Alman subayının ona yardıma gelmesi ve onu oradan kurtarmasıyla değişir.
Roman Polanski'den 2002'de Cannes'de büyük ödül kazanmış bir başyapıt.
(alıntı:beyazperde)
Geri: The Pianist
Bu filmi izlerken duygulanmayan yoktur sanırım; ben de duygularımı alalen “ağlamak” biçiminde ifade ettim..Kaç defa izledim bilmiyorum ama o ilk defanın etkisi son sahnelerde hala kendisini gösteriyor.Savaş filmlerinin gerisinde olan bitenler, hele de soykırımlar anlatılıyorsa filmlerde izleyen için sabit bir ruh hali içinde kalabilmek mümkün olmuyor.Artık soykırımları anlatan filmlerden kaçınıyorum, bilerek izlemiyorum..
Sonunda üzüleceğim, bu ne biçim insanlık diyeceğim şeyleri görmektense hiç görmemeyi tercih ediyorum.Bir yerde üç maymunu oynamak ruh halim açısından bana daha mantıklı geliyor.Pianist, böyle hissettirebilen filmlerin babası sayılır belki de..O açlık, o sefalet, o soğuk, o “korku” sadece ekranda kalmıyor, siz de hissediyorsunuz izlerken.Ve sırf bu duyguları hissetmekten kaçınmak için bu ve bunun benzeri filmleri uzaktan anmak yeterli olabiliyor bana..
Ağlatan ve insanı unuttuğu insanlığından dolayı utan içine sokan filmlerden bir tanesi..
Sonunda üzüleceğim, bu ne biçim insanlık diyeceğim şeyleri görmektense hiç görmemeyi tercih ediyorum.Bir yerde üç maymunu oynamak ruh halim açısından bana daha mantıklı geliyor.Pianist, böyle hissettirebilen filmlerin babası sayılır belki de..O açlık, o sefalet, o soğuk, o “korku” sadece ekranda kalmıyor, siz de hissediyorsunuz izlerken.Ve sırf bu duyguları hissetmekten kaçınmak için bu ve bunun benzeri filmleri uzaktan anmak yeterli olabiliyor bana..
Ağlatan ve insanı unuttuğu insanlığından dolayı utan içine sokan filmlerden bir tanesi..
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz