Howl no Ugoku Shiro-(Howl moving castle)
1 sayfadaki 1 sayfası
Howl no Ugoku Shiro-(Howl moving castle)
Yönetmen: Hayao MIYAZAKI
Senaryo: Hayao MIYAZAKI
Animasyon: Kitaro KOUSAKA, Akihiko YAMASHITA, Takeshi INAMURA, Nobuyuki TAKEUCHI
Müzik: Joe HISAISHI
Orjinal Eser: Diana Wynne JONES
Tanıtım:
Sophie, şapka dikmekle geçimini sağlayan genç bir kadındır. Bir gün şehirde dolaşırken, Howl adında yakışıklı bir büyücüye rastlar. Büyücü, Sophie‘yi o an için kötü ruhların elinden kurtarmıştır. Ancak karanlık tarafın büyücü lideri, Sophie‘yi yalnız iken yakalar. Onu lanetleyerek yaşlı bir kadına çevirir, sonra da Howl‘a mesajını iletmesini söyler. Sophie, bir süre çaresizce bekledikten sonra, bu yaşlı bedeniyle derdine bir çare bulmak için yola çıkar. Uzun bir yolculuğun ardından Howl’ın yürüyen kalesine ulaşır. İçeri girdiğinde ise kendisini bambaşka sihirli bir dünya beklemektedir.
(alıntı:anime.gen)
Geri: Howl no Ugoku Shiro-(Howl moving castle)
Hayao MIYAZAKI ile tanışmamıza vesile olan, çok ama çok sevdiğim bir animasyondur.Kardeşim netten indirmişti, uzun süren uğraşlar sonucu alt yazısını bulmuş ve izlemiştik.Şimdi nasıl anlatılır ki bu yapım, harika bir şeydir desem çok kuru bir ifade olarak kalır.Sophie kendi halinde yapmış olduğu şapkalar ve sıradan yaşantısı içinde günlerini geçirirken bir gün Howl denen çok yakışıklı ve bir o kadar güçlü bir büyücü ile karşılaşır.Ve bundan sonra başka bir kara büyücü tarafından aldığı lanet yüzünden birden yaşlı bir teyze olarak karşımızda durur.Sonrası ise Howl ve yürüyen şatosundaki maceralarından ibarettir..
Film hakkında çok fazla bilgi vermek istemiyorum, tadı kaçmasın.Ama görsellik ve hissettirdiklerinden bahsedebilirim.Bir kere öyle bir mesaj veriyor ki animasyon; savaşın ne kadar vahşet verici olduğunu, her şeyi ve herkesi acımadan mahvettiğini anlatıyor inceden inceye..Bunu da o kadar güzel bir görsellikle sunuyor ki, ağzınız açık izliyorsunuz öyle..Sonra “sonunda ruhuna uygun görüntüye ulaşmış” Sophie’nin olgunluğu ile güçlü görünen çocuk ruhlu ve güzellik düşkünü bir Howl var karşınızda, aşkı hissettiriyorlar size..
Miyazaki filmlerinde istisnasız görebileceğiniz; acayip uçaklarla uçmak, doğanın güzelliğini vurgulamak,izleyene büyük bir doyum yaşatmak bu filmde de hayat bulmuş gibi..O kadar sade gibi duruyor ama o kadar da zengin bir animasyon..Geçen Trt saolsun Miyazaki filmlerini vermişti ard arda her gün, sanırım bir bayram tatilindeydi..O zaman diğerlerini de izlemiştim ve çok mutlu olmuştum.Ama bu film diğerleri içerisinde benim gönlümde başka bir yerde durur..Yürüyen şatonun tozu olsaydım, gezinip dursaydım şatonun içinde..
Film hakkında çok fazla bilgi vermek istemiyorum, tadı kaçmasın.Ama görsellik ve hissettirdiklerinden bahsedebilirim.Bir kere öyle bir mesaj veriyor ki animasyon; savaşın ne kadar vahşet verici olduğunu, her şeyi ve herkesi acımadan mahvettiğini anlatıyor inceden inceye..Bunu da o kadar güzel bir görsellikle sunuyor ki, ağzınız açık izliyorsunuz öyle..Sonra “sonunda ruhuna uygun görüntüye ulaşmış” Sophie’nin olgunluğu ile güçlü görünen çocuk ruhlu ve güzellik düşkünü bir Howl var karşınızda, aşkı hissettiriyorlar size..
Miyazaki filmlerinde istisnasız görebileceğiniz; acayip uçaklarla uçmak, doğanın güzelliğini vurgulamak,izleyene büyük bir doyum yaşatmak bu filmde de hayat bulmuş gibi..O kadar sade gibi duruyor ama o kadar da zengin bir animasyon..Geçen Trt saolsun Miyazaki filmlerini vermişti ard arda her gün, sanırım bir bayram tatilindeydi..O zaman diğerlerini de izlemiştim ve çok mutlu olmuştum.Ama bu film diğerleri içerisinde benim gönlümde başka bir yerde durur..Yürüyen şatonun tozu olsaydım, gezinip dursaydım şatonun içinde..
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz