Popcorn
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bad Couple

Aşağa gitmek

Bad Couple Empty Bad Couple

Mesaj tarafından dek_ort Paz Ocak 25, 2009 8:27 pm

Bad Couple Badcouplemy7


Alternative Title: 불량커플
Genre: Comedy, Romance
Film Date: June, 2007
Total Episodes: 16
Korea Casts:
Byun Jung Soo, Chae Min Seo, Choi Jung Yoon, Kim Ha Kyoon, Park Sang Min, Ryu Soo Young, Shin Eun Gyung, Yoo Gun
Description:

Choi Gi Chan is an University Botanic Professor with the "perfect genes." The drama is about an editor of a fashion magazine, Kim Dang Ja, who suddenly develops an urge to have her own baby despite opposing the idea of marriage. The story will talk about Dang Ja striving to look for a man with perfect genes to accomplish her mission. Gi Chan happens to be her "target" in order for her to accomplish her mission. The story later develops as Dang Ja must persuade him to do it without any commitments, which is a problem because Gi Chan doesn't believe in the idea of sex before marriage.
dek_ort
dek_ort

Mesaj Sayısı : 224
Yaş : 39
Nerden : Kocaeli
Kayıt tarihi : 25/01/09

http://ofori.wordpress.com/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bad Couple Empty Geri: Bad Couple

Mesaj tarafından dek_ort Paz Ocak 25, 2009 8:29 pm

Bugünlerde çok değişken bir ruh hali içindeyim; daldan dala atlıyorum, geçen günde bu dalardan birisi yine bir kore dizisi oldu.Ne zaman bir diziyi bitirsem, ara verme ihtiyacı içine giriyorum.zira başladığım dizinin bütün bölümleri elimin altında olunca meraktan çatlamamak adına ard arda izlemeye başlıyorum ve bitirene kadar resmen “ben” bitiyorum.Gecenin kör vakitlerine şahit olduktan sonra, sabahın erken saatlerinde tekrar başlıyorum ve bitene kadar bu kısır döngü devam ediyor.Olan benim uyku düzenime, kendiliğinden kapanan göz kapaklarıma oluyor..

Ama işte merak; insanın yakasını rahat bırakmıyor.Allah’tan bu dizi 16 bölümlüktü, beni iki gün süründürdü, sonra yakamı bıraktı.İşte bu sebeplerden dolayı uzun ömürlü dizilere ben pek gelemiyorum, kendi beden ve ruh sağlığım açısından kısa bölümlü diziler, en iyi diziler.Bu diziyle, sağa sola öylesine bakınırken tanıştım.Daha önce hiçbir yerde tanıtımını okumamıştım, hatta ilk bölümün ilk partına bakarken bile “beğenmezsem kapatırım” diyerek başladım.Evet, bunu kesin izlemeliyim diyen bir gayem yoktu, ama daha ilk bölümden işler heyecanlı bir noktaya sürüklenince bende bir türlü bırakamadım ve o günün akşamı 7. bölümü kapatarak uykuya daldım.Başta, baş rol karakterlerini pek beğenmedim; hani o “mükemmel güzellik, tatlılık” kriterlerine göre başta gözüme vasat göründüler ama artık izledikten sonra göz alışkanlığımıdır nedir, kusurlar yavaş yavaş kapanmaya başladı.

Dizi, diğer Kore dizilerinden farklı bir özelliğe sahip; öyle ki diğer dizilerde genelde kızlar aşklarını önce itiraf ederler ve mutlu bir sonun hayaliyle yanıp tutuşurlar; burada ise bu görevi erkek karakterimiz yapıyor ve kızın peşinden koşuyor.Aslında bu koşma olayı, 16 bölüm boyunca karışıklı bir şekilde yaşanıyor.Ayrıca ciddi bir şekilde evliliğin manası, kadının bağımsızlığı ve cesareti, aldatmanın bedelleri işleniyor ve bunu yaparken karşılıklı bir şekilde gösteriyorlar.En baştan konusunu anlatmaya başlayalım.Kadın karakterimiz; , özgür, kendi ayakları üstünde yaşayabilen, ülkenin en popüler model dergilerinden birinin baş editörlerinden birisidir.Defilelerde özellikle onun görüşlerine önem verilir, onun yazdıkları takip edilir.Dışarıya karşı çok güçlü bir imaj sergilese de, içinde yumuşak ve oldukça kırılgan bir insandır..

Küçük yaşta, babası başka bir kadınla evi terk ederek; onu ve annesini tek başına bırakmıştır; bu sebepten Dang Ja, kesinlikle erkeklere güvenmeyen, evlilik denen kurumun yanından bile geçmeyen ve bu fikirden nefret eden bir karaktere sahiptir.Onunla aynı apartmanda yaşayan çok yakın iki arkadaşı daha vardır.Bu iki arkadaş; dizinin başında mutlu birer evliliklere sahip, çocukları ve kocalarıyla mutlu bir şekilde yaşayan ideal aile örnekleri sergilerler.Erkek karakterimiz ise; bu adamı nasıl anlatacağımı bilmiyorum, zira kendisini çok seviyorum; her an “ne tatlı yaa” diyerek kurduğum canım cümleleri katledebilirim.Kendisi, oldukça geleneksel ve güçlü bir ailenin tek çocuğu olup, genç yaşına rağmen Seul Üniversitesinde botanik profesörü olmuş; araştırmalardan ve bitkilerden başka hiçbir şeyi gözü görmeyen; geleneksel düşünceli bir adamdır.

O yaşına kadar sadece; araştırmış, okumuş ve yine araştırmıştır.Ama bizim kız için en ideal baba adayıdır; zira yakışıklı, iyi huylu, akıllı, sağlıklı ve ona göre Kore’nin en iyi genlerine sahip bir adam.Kızımızın evliliğe karşı olduğunu ve erkeklere güvenmediğini daha önceden söylemiştim, ama arkadaşının küçük kızıyla geçirdiği bir iki günden sonra artık yanında kendisinin de bir çocuğu olsun istiyor; evde geldiğinde bir sıcaklık bulmak istiyor ve bunu elde etmek için, bizim adamı baştan çıkarıp hamile kalmayı kafasına koymuş vaziyette.Ama yanlış anlaşılmasın, adamı bu gelecek planlarına dahil etmeyi kesinlikle düşünmüyor; zira hamile kaldığını öğrendiği an adamdan kurtulma planları yapacak bir insan.Böylece o ve bebeği mutlu bir geleceğe yelken açacaklar..

Her şey bu düşünce ile başlıyor; bizim kız Choi Gi Chan’in peşine takılıyor ve planını gerçekleştirmek için elinden geleni yapıyor.Bu ikisi; kaçma-kovalama-yakalanma-kaçma ve tekrar kovalanma şeklinde bir ilişki yaşarlarken; ben Choi Gi Chan’e hayranlıkla bakıyorum.Zira dikkat ederseniz, Kore dizilerinde veya filmlerinde erkek karakterler toplumun verdiği o baskıyla ciddi ve mesafeli olmaya zorlanıyor.Öyle olmasa bile adamlar her daim soğuk olan kadınlar ise onların peşinden koşan taraf oluyor.Ama Choi Gi, geleneksel bir düşünce yapısına sahip olmasına rağmen karakter olarak “sevdiği kadın için” şeker gibi yumuşak bir karaktere dönüşüyor..

Ben daha hiçbir dizide; sevdiği kadının ayaklarını sıcak suda yıkayan, onun ıslak saçlarını kurulayan, tarayan ve tırnaklarını kendi elleriyle boyayan bir erkek karakter görmedim.Bu adam, sevdiğinde ve sevgisinin karşılığını aldığında; sevdiği kadını sırtına atıyor ve onu o gülüşü, bakışıyla yıldızlara taşıyor.Öyle bir bakışı var ki, bazen benim bile gözlerimi yaşartıyor.Dışardan bakıldığında şirin bir yüz ifadesi olmayabilir; hatta ciddi bile durabilir ama bölümler ilerledikçe beni asla hayal kırıklığına uğratmayan bir karakter oldu.Çoğu dizide, erkek karakterlerin gururları, salaklıklarıyla boğuştuktan sonra; bu karakterle karşılaşmak izleyeni “yenileyen” bir etkiye sahip..Bu adama olan sevgimi dışa vurduktan sonra şu evliliğe bakış açısına dönelim..

Başta demiştim, Dang Ja’nin iki arkadaşı var diye.Bunlardan biri evliliğin en güzel şeklini gözler önüne seriyor; birbirine destek olan eşler, her şeyi konuşarak aşıyorlar, birbirlerini dinleyip, ev işlerini, eve para getirme işlerini hep birlikte yapıyorlar.Diğer aile ise; bence dizinin en önemli ikinci olayı, hatta ben Dang Ja ve Choi Gi’nin ilişkilerini ayrı bir yerde; diğer ailenin karmaşık ilişkisini ayrı bir yerde tutuyorum.Bu diğer ailemizde; Dang Ja’nin arkadaşı doktor olan kocası tarafından başka bir doktor kadınla aldatılıyor ve adam bütün yüzsüzlüğü ile tam 16 bölüm boyunca ortada dolanıyor.Aldatılan kadın ise, başta boşanmak istemiyor, zira hiçbir ekonomik özgürlüğünün olmaması, 10 yıldır ev işi dışında hiçbir şey yapmaması, onu kocası yanında olmadan hayatta oğluyla tek başına kalacak olması korkutuyor.Kocasının bu – 2 yıldır süren kaçamağını- başta görmezden gelmeye çalışıyor ama adamın boşanmak istemesi, bizim kadına kötü davranması ile; artık “onu geri almalıyım” planına dönüşüyor..

Aslında, burada izleyen kadın popülasyonunun sinir olacağı çok şey gizli; çoğu sahnede kadının kocasına saldırma ve en önemlisi böyle bir adamı ve aşağılanmayı isteyen kadına acıyan duygularla bakma eğilimi ortaya çıkıyor.Son bölüme kadar insan bu aile ilişkisinde nasıl bir tavır ortaya çıkacağında muallakta kalıyor ama yine de bunca sinir olunacak noktaya rağmen heyecanla kendini izletmeye devam ediyor.Ve dizinin sonunda önemli olan bir evliliğin olması değil; önemli olan sevgi ve güvenin iki kişinin ortasında oturması mesajı veriliyor.Bir çok noktadan doyurucu bir dizi; ama bazı bölümlerde dramaya da açık olmak gerek.Üzdüğünde, üzmesini de biliyor; güldürdüğünde güldürmesini de.Ben çok beğendim ve bitirdiğimde izlediğim için pişman olmadığım güzel yapımlar arasında.( bu arada izlerken beni rahatsız eden bir teknik arızadan bahsetmezsem rahat edemem; mysoju, iyisin güzelsin ama bir bölümü neden 4 part şeklinde vermek zorundasın kardeşim, çok sinir bir durum, iki saat dolmanı bekliyorum bir de..)
dek_ort
dek_ort

Mesaj Sayısı : 224
Yaş : 39
Nerden : Kocaeli
Kayıt tarihi : 25/01/09

http://ofori.wordpress.com/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz